20 Nisan 2016 Çarşamba

Beni Düşün Unutma

  • Ay doğarken bir söğüdün ardından
    Göl yüzünde sisli bir esinti ile
    Akşamın göğsüne hüzün serperek
    Ve yağmurdan geceye çiçekli perdeler çekerek
    Beni düşün beni düşün unutma

    En umarsız en umutsuz günümde
    Bağrına bir yumruk çökeldiğinde
    Ve dağların mazlum ateşi
    O güzelim saçlarına cayır cayır yanıp ulaştığında
    Beni düşün beni düşün unutma

    Beni düşün bir kavganın içinde
    Helal bir ekemeğin peşinde
    Ve kurtlardan arta kalmış yüreğimin
    Can çekişen o son parçasınıda
    Sana sakladığımı bil
    Bil ki haykırırcasına bu esir
    Gövdemi yakarcasına
    Kavuşmak için o serin bağrına
    Ateşten bir yol arıyorum

    Kar yağarken mor dağların ucundan
    Sol yerinde sessiz bir inilti ile
    Yastığın yüzüne yaşlar dökerek
    Ve akşamdan gizlice bir ah çekerek
    Beni düşün beni düşün unutma

    Kan kızılı bir gelincik seherinde
    Sırtıma kahbe bir hançer indiğinde
    Ve bu gencecik ve bu hemencecik ölüm
    Çığırtkan bir gazete başlığında
    Çığlık çığlık sana kavuştuğunda
    Beni düşün beni düşün unutma

    Beni düşün şehre her yağmur yağdığında
    Islak ve kırılgan bir türkünün içinde
    Göğsünden dudaklarına
    Doğru sancılı bir isyan kabardığında
    Bastırarak kalbini avuçlarınla
    Sesini okşadığımı bil

    Bil ki yalvarırcasına
    Uzayan yollara dağılırcasına
    Sonsuz bir mahşerin ortasında
    Bir zemzem suyu gibi seni seni özlüyorum
  • Yusuf Hayaloğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder